3 Mayıs 2017 Çarşamba

Yuval Noah Harari - Hayvanlardan Tanrılara Sapiens

2017 yılının Mayıs ayı, mevsim normalleri sayılır, aşırı sıcak, aşırı soğuklar sayılmazsa. Biraz yağmur eksik sadece. Bir kere dolu yağdı. Meyvelerin çiçekleri ağaçlarda. Verim yüksek bekleniyor. Trafik hep yoğun İstanbul'da. Konser sezonun içinde son bir ay. Ramazan ayına 25 gün civarı kaldı. Ekonomi zayıf, dolar az da olsa gevşedi.

Bugünler hakkında kısa notlar yazdım. Kitaba geçebilirim. Son günlerin popüler kitabı, bestsellerlardan. Sapiens , hayvanlardan tanrılara. Yazarı Yuval Noah Harari.

Uzun zamandır okumayı düşünüyordum, Fırsat bulup hemen başladım. 1 haftada bitti. Hoş bir kitap. Methiyeler düzmektense biraz eleştirel cümleler kuracağım. Başlayalım.

İnsanlar kendi kurduğu sistemlere inanarak birliktelik sağlar. Hayata tutunur. Bir kurmacaya inanırlar. Kitabın ileri ki bölümlerinde buna şu soruyla devam ediyor. Hayali düzene cevabın nedir? Hayali gerçeklik yalan değildir. ( Harari, 2015, 21)

Sapiens yayılımcı politika sürmüştür. Diğer insanımsı türleri yok etmiştir. Bu teoriye alternatif ırkların karıştığı teorisi de vardır. Fakat ortak görüş Sapiens'in hırçınlığıdır. Sapien'in gezgin grupları hayvan krallığının ürettiği en yıkıcı gruptur. ( Harari, 2015, 73)

Göbeklitepe hakkında çok az görüşlerini dile getiren Harari, bence kitabın en önemli eksikliğini oluşturmuş. Kendi eliyle. Bu yazının bulunduğu bölüme İlahi Dokunuş demiş. Fakat sözü yok.
Aslında direk bağlantılı, insanlık tarihini anlatan bu kitabın Göbeklitepe'yi görmemezlikten gelmesi tuhaf. Bilimsel ama pek de bilimsel değilmiş, cümlesi tüm kitap boyunca kafamda durdu. ( Harari, 2015, 102)

Etki edemeyeceği şeylere endişelenmeye gerek yoktur. Hele ki günümüzde aşırı bilgiye maruz kaldığımızı düşündüğümüzde mantıklı.

İnsanlık tarihi çok geniştir. Biz bir zerreyiz. Geriye baktığında kimlerin gelip geçtiği çok açık. Tarih çok az insanın bir şey yaptığı geri kalanlarının da tarla sürdüğü veya su kovaları taşıdığı bir yerdir. ( Harari, 2015, 119)

Özgürlüğün tanımı üzerine cümleler hep beni etkiler. Bilinmezlik içeriyor gerçekten. Etrafımızdaki hapishane duvarlarını yıkıp özgürlüğe koştuğumuzda aslında daha büyük bir hapishanenin geniş bahçesine doğru koşuyoruz. ( Harari, 2015, 123)

Kitabın bir kısmında Futboldan bahsediyor. Evrim olmadığını söylüyor. Niye ki her şey evrim. Her şey gelişiyor. Her şey geniş evrimin bir parçası. Futbolda öyle. Bilim insanlarının fare genleri ile oynaması da, ki ilerde bunu da evrimden saymayacak insanlığın evrime müdahalesi olarak görecek, hayır, resmin bütününe baktığımızda her şey evrim. Sadece evrim hızı tartışılabilir. ( Harari, 2015, 127)

Köleliğin kalkması hakkında diğer inceleme yaptığım (david graeber, antropolog - borç ) kitap, blogda görebilirsiniz. Farklı bir kölelik kalkma tanımı yapmıştır ve para konusunda da hariri'den farklı görüşler beyan etmiştir. ( Harari, 2015, 147)

Eğitim daha fazla eğitimi, cehalet daha fazla cehaleti doğurur. Katılmamak elde değil. Sonuçta hayat durağan değil, dinamiktir.

Son yılların öne çıkan konusu Gender kavramına da değinmiştir. Neredeyse bilinen tüm insan toplumlarının hepsinde önemli bir yere sahip olan cinsiyet hiyerarşisidir. ( Harari, 2015, 150)

Kültür konusunu değerlendirmiş. Milliyetçiliğin form değiştirmiş hali olduğundan bahsediyor. Katılmıyorum. Milliyetçiliğin kültür kavramına yanaşması, kültür milliyetçi yapmaz. Gözden kaçırmış gibi geldi. Yapay içgüdü ağına kültür denir.( Harari, 2015, 169,300) Cümlesinden sonra böyle düşünmesi ilginç.

Ekonomi kitabın orta bölümlerinde epey yer almış. Almalıydı. Para şu ana kadar yaratılmış en evrensel ve en etkili karşılıklı güven sistemidir.( Harari, 2015, ) Aslında ekonomi bilimi için başlangıcı özetleyen bir cümle.

İmparatorlukların sapiens'deki yansımaları ilerlemeci olmuş. İmparatorlukların kimi zaman kazanıp, kimi zaman kaybettiğinden bahsetmiş. Aldığı darbeyi hazmedip ayakta kalamayan bir imparatorluk zaten imparatorluk sayılmaz.

Kitabın sonlarına doğru insan psikolojisine girmiş. Eğer zihin keyifli ya da can sıkıcı bir şeyler yaşadığında bu olayları oldukları gibi kabul ederse o zaman acı doğurmaz. ( Harari, 2015, 226)

İnançlı bir komünist müslüman olamaz.( Harari, 2015, 229) Ne alakası var ki, hangi komünizm, hangi müslümanlık, komünizmin birçok çeşidi, müslüman inancının birçok ekolü var, hangisi? Veya hangilerini yazar biliyor? Neye göre bu genellemeler?

Genel olarak fena kitap değil, öğretici, ufuk açıcı fakat Göbeklitepe yaklaşımı fiyasko. Kültür tanımı gerçekten tuhaf. Komünizm bakışı bilimsel değil.

Evrim hakkında fikrim ise Sapiens, 70 Milyon yılda İnsana anca evrilmiştir. Şimdiki halimizi düşünmeyin. 5000 sene önce okuma yazmayan halimizi düşünün gelişim çok yavaş. 13 Milyar yılda , yani 185 kat gibi bir zaman aralığında taş veya toprak parçasından insan oluşması bana kısa gibi geldi. Aralıklarla müdahale söz konusu gibi.


Hayvanlardan Tanrılara
Sapiens
Yuval Noah Harari 
Kolektif Kitap
408 sayfa.























Hiç yorum yok:

Yorum Gönder